Haziran ayının kavurucu bir Cuma öğleden sonrası, Venedik’in ikonik Rialto Köprüsü’nün eteğinde alışılmadık bir kalabalık toplandı. Genç Venediklilerden oluşan bu grup, milyarder Jeff Bezos ve gazeteci Lauren Sanchez’in yaklaşan lüks düğününe karşı tepkilerini göstermek için bir araya geldi. Kendilerini “güvencesiz” ya da “eksik istihdam” olarak tanımlayan protestocular, yalnızca bir düğünü değil, şehirlerinin geleceğini tehdit eden yapısal sorunları da hedef alıyorlardı.
"Bezos için Alan Yok": Düğün Değil, Direniş Günü
Meydanın ortasına asılmakta zorlandıkları, Blue Origin roketi illüstrasyonu eşliğindeki “Bezos için Alan Yok” pankartı, tepkinin sembolü haline geldi. Ellerinde spritz’lerini tutan ve tütünlerini kendileri saran yaklaşık 300 kişi, sadece bir milyarderin düğününe değil, aynı zamanda Venedik’in turist odaklı dönüşümüne karşı da seslerini yükseltti.
Protestocular, törenin yapılacağı iddia edilen yerlerden biri olan ve bir zamanlar okul cephaneliği olan 14. yüzyıldan kalma Misericordia’nın özel bir etkinlik mekanı haline gelmesini sert biçimde eleştiriyor.
Ana törenin 28 Haziran’da burada gerçekleşmesi bekleniyor. Ancak yerel aktivist Federica Toninello, “Bezos asla Misericordia’ya ulaşamayacak!” diye haykırarak meydandaki coşkuyu körükledi. “Kanalları tıkayacağız, sokaklara bedenlerimizi koyacağız, şişme botlarla geçit vermeyeceğiz.”
Bir Düğün, Bir Şehir, Bir Kriz
Protestolar yalnızca bir düğüne karşı değil. Venedik halkı, Jeff Bezos’un 500 milyon dolarlık süper yatı Koru ve beraberindeki lüks teknelerle kente gelen zengin elitin, şehirde sürdürülebilir bir yaşamın önünde nasıl engel oluşturduğunu düşünüyor. Etkinliğin yarattığı geçici işlerin, kalıcı çözümler sunmadığına da dikkat çekiliyor.
Turizmin baskısı altındaki Venedik'te, artık hafta sonları ve yoğun dönemlerde turistlerden 10 avroluk bir “günlük giriş ücreti” alınıyor. Ancak sakinler için giderek zorlaşan yaşam koşulları kentten göçü tetikliyor.
Protestonun Ötesinde: Bir Kimlik Mücadelesi
Bu protesto, Jeff Bezos’un düğünü vesilesiyle patlak vermiş olsa da, aslen çok daha derin bir çatışmayı temsil ediyor: Venedik’in “dünya mirası” kimliği ile yaşanabilir şehir olma niteliği arasındaki uçurum. Aktivistler, şehirlerinin zengin azınlıkların dekoratif arka planı olmasına razı değil.
New Orleans'tan gelen bir turist olan Jake Springer’ın gözlemi ise oldukça anlamlıydı: “Bu insanların hiçbirinin Amazon’dan alışveriş yapmadığını mı sanıyorsunuz?” diyerek çelişkiye işaret etti. “Ama en azından tepkilerini barışçıl gösteriyorlar. Amerikalılar bundan bir şeyler öğrenebilir.”