“Bir Garip TÜRSAB Hikayesi” başlığıyla paylaşılan açıklamada Hacıalioğlu, TÜRSAB Limited isimli şirketin mali yapısını ve TURSAV Vakfı ile olan ilişkiyi kamuoyuna taşıdı. Hacıalioğlu, TÜRSAB’ın bu şirkete sermaye aktardığını, bugün ise aynı şirketten hem alacaklı hem de borçlu gibi gösterildiğini belirterek, bu yapının detaylı biçimde açıklanması gerektiğini vurguladı. “Hem alacaklı hem borçlu olunamaz” diyerek mali yapının şeffaf olmadığını savundu.
Danışmanlık Sistemi ve Kadrolaşma İddiaları
Hacıalioğlu, tüzükte yeri olmayan “baş danışman” gibi unvanların fiilen kullanıldığını ve bu görevlere getirilen kişilerin yakınlarının da TÜRSAB bünyesinde maaşlı olarak çalıştığını iddia etti. Yönetimin şeffaflıktan uzak bir kadrolaşma anlayışıyla hareket ettiğini söyledi.
İhtisas Başkanlıklarında Liyakat Sorunu
Video açıklamasında, kısa süredir sektörde faaliyet gösteren bazı kişilerin “ihtisas başkanı” olarak atanmasına da dikkat çekildi. Bu kişilerin, daha önce hiç genel kurula bile katılmamış olması, sektör temsil gücü açısından eleştirildi.
Genel Kurulda TURSAV Damgası
Olağanüstü genel kurulda divan başkanı, önerge sahipleri ve lehte konuşanların tamamının TURSAV Vakfı üyesi olduğuna dikkat çeken Hacıalioğlu, bu durumun “çoğulculuk ve tarafsızlık ilkelerine aykırı” olduğunu söyledi.
“Finansal Yapı Gizleniyor, Üyeler Yanıltılıyor”
TÜRSAB Limited’in iflas masasına ödeme yapması durumunda, alacakların kamu ve işçi haklarına öncelik verilerek dağıtılacağına dikkat çeken Hacıalioğlu, TÜRSAB üyelerinin bu süreci anlayabilecek düzeyde olduğunu belirterek, “Kimseyi yanıltmaya gerek yok, şeffaf olun” dedi.
Genel Kurul İçin Çağrı: “Bu Tarihi Not Edin”
Hacıalioğlu açıklamasının sonunda, 22-23 Kasım 2025 tarihlerinde yapılması planlanan olağan genel kurul için tüm üyelere çağrıda bulundu:
“Ajandalarınıza bu tarihi şimdiden not edin. Katılım, sektörün geleceği açısından belirleyici olacaktır.”
