Ara tatil döneminde yoğun talep nedeniyle Türkiye’deki bir turizm firması, yaklaşık 1–2 ay önce Dubai’de lisanslı olduğu belirtilen yerel bir firma ile iş birliği anlaşması imzaladı. Söz konusu firmanın sahibi olduğu belirtilen M.A.Y. ve firmada görevli Ö.Y. isimli şahıslar, kendilerini son derece profesyonel göstererek Türkiye’deki firmayı iş birliğine ikna etti.
Daha sonra şirketin %50 ortağı olduğu ifade edilen B.A.Y. isimli şahısla temas kurularak, T.A. isimli Dubai merkezli şirket ile resmi anlaşma yapıldı. Türkiye’deki acenta tarafından bu firmaya yaklaşık 35.000 AED (yaklaşık 500.000 TL) ödeme yapıldı.
Ancak anlaşma kapsamındaki hiçbir hizmet tam anlamıyla yerine getirilmedi; yüzlerce misafir mağdur edildi.
HİZMET SKANDALLARI VE MAĞDURİYETLER
Türk acentanın iddialarına göre:
• Önceden alındığı söylenen dünyanın en yüksek binası Burj Khalifa biletleri gerçekte alınmamış, misafirlere girişlerde ciddi sorunlar yaşanmıştır.
• “Yeni model, konforlu otobüs” vaadine rağmen eski, tek kapılı, konforsuz otobüsler gönderilmiştir.
• Turlara lisanssız rehber verilmiş, Türk acentaya “kaçak rehberle devam edin” yönünde baskı yapılmıştır.
• Planlanan birçok transfer için otobüs hiç gelmemiş, misafirler saatlerce beklemek zorunda kalmıştır.
• Ödemelerin yapılmaması nedeniyle rehberler, tekne turu sahipleri ve otobüs işletmecileri, alacaklarını tahsil edebilmek için Türk firmanın yetkililerine baskı yapmış, adeta köşeye sıkıştırmıştır.
Türk acenta sahibi, yaptığı tüm ödemeleri firma sahibi M.A.Y.’ye teslim ettiğini, ancak sonradan bu paraların hiçbir hizmet sağlayıcısına aktarılmadığını öğrendiklerini ifade etmiştir.
DUBAİ POLİSİNE VE TURİZM OTORİTELERİNE RESMİ ŞİKÂYET
Türkiye’den giden turizm firması, yaşanan olaylar üzerine:
• Dubai Polis Departmanı’na,
• Dubai Turizm ve ilgili resmî kurumlara,
• ve diğer yetkili mercilere
M.A.Y., Ö.Y., . ve T.A. isimli şirket hakkında resmi suç duyurusunda bulunmuştur.
Ayrıca Türk firma sahibi, Dubai’de bir avukatlık ofisiyle görüşerek hukuki süreci başlatmış, maruz kaldıkları tüm maddi ve manevi zararın tazmini için girişimlere başladıklarını belirtmiştir.
“DUBAİ’DE TÜRK BİR FİRMANIN BUNU YAPMASI BİZİ DAHA FAZLA ÜZDÜ”
Türk acenta sahibi açıklamasında şu ifadelere yer vermiştir:
“Dubai’ye güvenerek geldik. Bize kendilerini çok profesyonel gösterdiler. Ancak sonradan öğrendik ki bu şahıslar daha önce de birçok kişiyi mağdur etmiş. Bizden aldıkları parayı ödemelere kullanmadıkları gibi yüzlerce misafiri mağdur ettiler. İnsanlar otellerde, transferlerde, turlarda sorun yaşadı. Dubai’de bu tarz olayların yaşanması bizi çok üzdü. Hele ki bunu yapanın Türk ortaklı bir firma olması, bizi ayrı bir şekilde yaraladı.”
“200 KİŞİ MAĞDUR EDİLDİ, BAŞKA ACENTALAR DA YANMASIN DİYE HER YERE BİLDİRİM YAPTIK”
Türk acentanın beyanına göre 200’e yakın misafir doğrudan mağdur edilmiş, yüzlerce turist de hizmet aksaklıklarından dolaylı olarak etkilenmiştir.
Firma, benzer olayların tekrar yaşanmaması için:
• Dubai’deki ilgili turizm otoritelerine,
• Türkiye Cumhuriyeti Büyükelçilik ve Konsolosluk birimlerine,
• Yereldeki turizm meslek örgütlerine ve paydaşlara
durumu resmi olarak rapor etmiştir.
HUKUKİ SÜREÇ DEVAM EDİYOR
Şirket sahibi, Dubai yasalarının bu tip konularda oldukça ağır ve net olduğunu vurgulayarak şunları söylemiştir:
"Biz hem Dubai’de hem Türkiye’de hukuki süreci başlattık. Burada yaptığımız ekstra masrafların, uğradığımız tüm zararların karşılanmasını talep ediyoruz. Aynı zamanda bu firma ve bu kişiler başka acentaları ve misafirleri mağdur durumda."